Bluebay Varlık İdaresi Kıdemli Stratejisti ünlü ekonomist Timothy Ash, bizi bizden daha yeterli söz eden bir İngiliz olarak iktisat ve finans dünyasının takip ettiği biri isim. Fon roadshowları yani kısaca finansman sağlamak, yatırım bulmak hedefli iktisat idarelerinin birinci adres olarak belirlediği Londra toplantılarının vazgeçilmez davetlisi olan Ash, tekrar 20 Aralık 2021 döviz kuru oynaklığı olarak literatüre geçmeye aday günden sonra yaptığı açıklamalarla yandaş medyada ‘kinayesi’ anlaşılmayarak manşet olmuştu. Bu kere de itirafıyla dikkat çekti.
Timothy Ash, gelişmekte olan ekonomiler üzerinde tecrübeli biri isim olurken, ilgilendiği iki ülke var: Rusya ve Türkiye. Twitter hesabında da şahsi görüşlerini devir dönem paylaşıyor.
Erdoğan hükümeti iktisat idaresini onaylamadığını her fırsatta vurgularken, yer yer kinayeli paylaşımları da tam anlaşılmıyor.
O günlerde bu paylaşımdaki ironiyi görmeyen ya da görmek istemeyen birtakım medya kuruluşları,
Açıklamayı bir hayranlık tabiri olarak haberleştirmişti.
Hatta bu paylaşımlara Timothy Ash de o devir reaksiyon vermişti.
Aradan 1,5 yıl geçti. O devir tepe sandığımız kur düzeyinden daha yüksekteyiz. Hem de buralara o denli 1 günde gelmedik. Ayrıyeten o periyodun yaklaşık 2 katı enflasyona düştü diye seviniyoruz. Daha fazla cari açık, daha fazla dış ticaret açığı veriyoruz. 50 bin canımızı kaybettiğimiz bir sarsıntı felaketimiz, yaklaşık 15 kişiyi kaybettiğimiz afet bölgesi sellerimiz, zelzele kaygısından uyuyamayan milyonlarca insanımız var. Ve tam 2 ay sonra seçimlerimiz var.
Timothy Ash bu ortamda muhalefet partilerinden oluşan Millet İttifakı 13. Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçilmesi halinde olabileceklere dair bir yorum yaptı.
Yorumda Ash, ‘Kılıçdaroğlu Mayıs’taki seçimi kazanırsa, Türkiye Batı cephesine yine kollarını açacak’ derken, ‘Kemal Bey’in birinci yurt dışı ziyareti mutlaka Washington DC yahut Brüksel olacak’ varsayımında bulundu ve devam etti:
Büyük ölçüde Batı finansmanı geri akacak – yaklaşan Türk patlaması.
Sosyal medyada bu yorumu olumlu bulanlar oldu.
Ash’in yorumunu iktisattaki yapısal meseleler için kâfi görmeyenler oldu.
“Dış mihrakların” yorumları dikkat çekti.
Suudi, Rus ya da Katar sermayesine sorulmayan sorular soruldu.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin son Londra toplantısında da bulunan Timothy Ash’in bu yorumunu medya kuruluşları farklı biçimlerde yorumladı.
Anlayamadığımız bir biçimde itiraf olarak da nitelendirildi.
www.ahaber.com.tr
Ash’in telaffuzundan yola çıkarak 3 Kasım 2002 seçimleriyle iktidara gelen partinin genel başkanı olan Erdoğan’ın ilk ziyaretinin nereye olduğunu merak ettik.
14.11.2002 tarihinde yayımlanan plana nazaran, Cumhurbaşkanı Erdoğan, (o dönemin iktidar partisi genel başkanı) 18 Kasım Pazartesi günü Ankara`dan Yunanistan’ın başşehri Atina’ya hareket etmiş ve İspanya, İngiltere, İrlanda, Fransa ziyaretlerinde bulunmuş. 2007’de de Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası (Abdullah Gül seçilerek 11. cumhurbaşkanı olmuştu) Erdoğan, birinci ziyaretini ABD’ye yapmıştı.
Hazine ve Maliye Bakanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Güç ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkilileri de üst seviye bir heyetle ING ve Standard Chartered Bank’ı 20 Mart 2023’te global bir roadshow düzenlemesi için yetkilendirdi.
Delegasyon, 20 Mart 2023’ten itibaren Avrupa’da küme telekonferansları ile fizikî toplantılar için uygun olacak.
Kısaca seçimler sonrası iktisattaki yapısal meseleler düzeldiği, Ortodoks siyasetlere dönüldüğü ve kalıcı olma sinyalleri verildiği takdirde uzun müddettir Türkiye’den çıkan yabancı yatırımların dönüş yapabileceği öngörülüyor. Yatırım yapılabilir olmak ile “birilerinin güdümüne girmek” formundaki yatırımların farklı olduğu iktisat etraflarında anlaşılır olabiliyor. Sizce?
